Kişiden alınan 10cc gibi az bir miktar kan tüp içerisinde santrifüj cihazına yerleştirilir. Santrifüj cihazının görevi bizim için önemli olan PRP ve PPP plazmalarını ayrıştırabilmektir. 3000 devir hızında 8 dakika boyunca santrifüj edilen kan ayrıştırılmış olur. Bu ayrışma sonucu santrifüj cihazından alınan kan hücreleri mezoterapi ve napaj yöntemleri kullanılarak hasarlı bölgeye hekim tarafından uygulanır.
Bu tip tedavilerde kişinin ihtiyacını belirlemek en önemli konudur. Uygulama bölgesi, kişinin yaşı, sorunu ne kadar süredir yaşadığı vb. pek çok etken dahilinde bir tedavi programı hekim tarafından oluşturulmalıdır. Ancak tedavinin ortalama 3-6 seans civarı uygulandığını söyleyebiliriz. Bazı durumlarda idame tedavisi olarak işleme 6-8 ay sonra tek seanslık güçlendirme uygulamasıyla devam edilmesi önerilir. Bu bilgilerin netleştirilmesi ancak muayene sonucu mümkün olabilmektedir.
Lokal anestezik kremin kullanımı, kan alımı, kanın santrifüje edilmesi, hasarlı bölgenin dezenefekte edilişi, PRP’nin uygulanışı ve uygulama bölgesinin temizlenmesi şeklinde gerçekleşen prosedürün ortalama olarak 30-45 dk bir süre içerisinde tamamlanacağını söylemek mümkündür. İşlem sonrasında sosyal yaşamı etkileyebilecek ve günlük yaşantınıza devam etmenizde sorun oluşturabilecek hiçbir durum oluşmamaktadır.
Bu da yine seans sayısını belirlerken önem kazanan kriterlerle belirlenen bir konudur. Ortalama olarak 2-4 haftada bir kez işlem gerçekleştirilmektedir. Uygulama bölgesi ve tedavinin nasıl planlandığı, farklı uygulamalarla kombine edilip edilmediği de bu aralığı belirleyici önemli faktörler arasında yer almaktadır.
PRP uygulamalarında işlem yapılacak bölgeye ortalama 20 dk. öncesinde anestezik kremler kullanılarak lokal bir anestezi durumu sağlanır. Bu sayede mezoterapi ve napaj yöntemleriyle uygulanan işlem sırasında hastanın konforu açısından ciddi bir sorun oluşmamaktadır.
PRP uygulaması otolog bir uygulamadır. Yani dışarıdan herhangi bir yabancı madde verilmesi söz konusu değildir. Yapılan uygulamada tedavi amacı güden büyüme faktörleri kişinin kendi kanından ayrıştırıldığı için kişinin kendisine uygulanmasında herhangi bir reaksiyon oluşması söz konusu değildir.